12 Ocak 2021

Elmas ülkesinin yoksullarına yardım ulaştırdık.

Dünyanın en kıymetli madeni elmas ile yoksulluk kavramının bir arada anılması insana biraz garip geliyor. Ama maalesef gerçek. Dünyada en çok elmas madeninin bulunduğu ülkelerden biri Sierra Leone’dir. Sierra Leone dünyanın en yoksul ülkeleri arasında yer almaktadır. Hatta 1998 yılında Birleşmiş Milletlerin raporlarında, dünyanın en yoksul ülkesi olarak kayıtlara geçmiştir.

Başta elmas madeni olmak üzere zengin yeraltı madenlere sahip olan ve hatta tropikal iklimiyle zengin bitki örtsüsüne sahip olan bu ülkenin insanları fakr-ü zaruret içinde yaşamaktadırlar. Bu sorunun net cevabını bulabilmek için genelde Afrika’nın ve özelde bu ülkenin tarihine bakmak gerekir. Afrika’nın kölelik ve sömürge tarihi en acı şekliyle bu ülkede de yaşanmıştır. Sierra Leone, Batı Afrika ülkesi  ve okyanusa sınırı olması hasebiye okyansun diğer tarafında bulunan Avrupa ve Amerika’nın kölelik ve sömürge çalışmalarında önemli ve stratejik bir konumda olmuştur. Dolayısıyla makus talihi de bu stratejik konumuyla ilgilidir.

Afrika kıtasında fiili sömürgelerin sona erdiği dönemlerde, komşusu Liberya gibi kölelerin kurduğu bu devlette, sözde bağımsız oldu. Bağımsızlıktan sonra vesayet dönemleri başladı ve bu vesayet dönemlerinde sürekli iç savaşlar yaşandı. Sadece 1990-2002 yılları arasında yaşanan iç savaşta en az 50 bin insan hayatını kaybetti ve 2 milyon insan yaşadıkları yeri terketmek zorunda kaldı. O dönemlerde 6 milyon olan ülke nüfusunun üçte biri göç etmek zorunda kaldı.

Şimdi en can alıcı soruyu soralım ve sorunun cevabını hep beraber bulalım. Neden bu ülkede sürekli iç savaşlar oluyor, neden sürekli darebeler oluyor, neden istikrarlı bir yönetim olmuyor. Aslında bu sorunun cevabı açık ve net. Başta elmas madeni olmak üzere, ülkenin yer altı ve yer üstü zenginliklerini sömüren güçler istikrarsızlıktan beslenmeye devam ediyor.  Sierra Leone’li bilge bir kişinin şu sözü, olayı en güzel bir şekilde anlatmaktadır. “Keşke elmas madenlerimiz olmasaydı. Şimdiki halimizden daha zengin ve daha huzurlu olurduk”

Bir anekdotla meseleyi daha iyi anlamış olacağız. Sierra Leone’li bir tanıdığım şöyle bir bilgi verdi. “Çocuk yaşlarımızda Sierra Leone’de iken yağmur yağdıktan sonra güneşli havalarda yükseklere çıkar etrafı incelerdik. Zira yağmurdan sonra, üzeri tozla ve toprakla kaplanmış elmasların üzeri açılır ve güneş altında parlarlar, uzaktan dahi rahatlıkla görülebilirler. Biz bu elmasları toplar, ülkedeki elmas tüccarlarına çok ucuz fiyata satardık veya okul parası karşılığı okul yönetimlerine verirdik. Bu elmasları yurtdışına çıkarmamız kesinlikte yasaktı ve büyük cezaları vardı. Bu yüzden mecburen çok ucuz fiyatlara elmas tüccarlarına vermek zorunda kalıyorduk.” Bu anekdottaki bilgilerden anlaşılıyor ki, sömürgeciler, sömürge çarkının ilk ayağını ülkedeki tüccarlar aracılığyla yapmaktadırlar. Yerli halkatn 1 dolara aldıkları elmasları, Avrupa’da, Amerika’da bin dolara satmaktadırlar.

Sonuç olarak, dünyadaki bir avuç zenginin dekoltelerini süsleyecek elmas için, elmas ticareti yapanlar zenginlik içinde yaşıyor, elmasın asıl sahipleri hayatlarını kaybediyor, hayatta kalanlar ise yoksulluk içinde yaşıyor.

Her zaman adil bir paylaşımı savunan IHH-NL, yoksulluğu gidermek için 1993 yılından bu yana bir çok ülkede yardım projeleri gerçekleştirmektedir. 2010-2012 yılları arasında Sierra Leone’de çeşitli yardım projeleri gerçekleştirmiş, 300 öğrencinin eğitim gördüğü bir okulu hizmete açmıştır. 8 yıl aradan sonra tekrar Sierra Leone’de yardım projeleri yapmaya başlamış bulunmaktayız. Bu münasebetle geçtiğimiz Ekim ayında, 138 yoksul aileye gıda paketleri, 165 yoksul öğrenciye okul çantası ve kırtasiye dağıtıldı. Ayrıca 31 adet küçükbaş kurban kesildi ve etleri yoksullara ulaştırıldı.

 

Daha fazla resim

Paylaş